May 14, 2006

blue ghost

Hayalet öykümün parçaları kafamda bir novellaya doğru devşirilirken, iki ayrı anlatının paraleliğini tasarlamaya başladım. İki farklı anlatının koşutluğu fikri beni metinlerin koşutluğu, ve ordan da koşutluğun kendisi üzerine düşünmeye sürükledi. Aslında koşut akan iki metin ne kadar koşut (yani paralel) olabilir ve olmaları gerekir mi, dahası gerçekten çakışmayan iki metin niye yanyana dursunlar, ya da paralel metin lafı yalnızca çift dil basılmış metinler için mi kullanılır ve orda da bahsettiğimiz metinler ne kadar koşuttur...
Hikayelerin bir-aradalıklarını koşut olmalarıyla tanımlamam işe yaramıyor gibi görünüyor, nerede koşut, nerede benzer olduklarını, nerelerde çakıştıklarını (henüz) bilmiyorum. Üstelik bir tanesine hayalet hikayesi demek de zor, şimdilik öyle olduğunu varsaymak işime geliyor.
Yazma sürecine dair yazmanın, esas yazıya dair alınan notların (belki işte burda, esas yazı ile onun tasarlanmasına dair alınan notların en azından kronolojik bir koşutluğundan bahsedilebilir) ilginç bir yanı varsa, yazanın o notlardan ne kadar bağımsız kaldığını görebilmesidir belki de.

Ortaya çıkacak olmasını umduğum "şey"in, tanımlamalarıma ve benzetmelerime meydan okumasını umuyorum.

Bir yazma günlüğüne dönüşen bu yazıya, bir yazma-eşliği parçası (adı) eklemeli:
There is a ghost - Marianne Faithfull

ve elbette bir de fotoğraf


Fantome Bleu Fantôme bleu (koşut ad: Blue Ghost) Pascal Renoux

No comments: